Filistin toprakları, son bir yıldır tarihi utanç sayfalarına yazılan bir vahşetin tanığı oluyor. Gazze’de bebek, yaşlı, kadın ve silahsız binlerce masum insanın katledilmesi, insanlık adına büyük bir trajedi olarak karşımıza çıkıyor. Gözünü kan bürüyen İsrail, mabetlerden hastanelere kadar her yeri hedef alarak acıyı derinleştiriyor. Bu insanlık suçuna karşı dünyanın dört bir yanından yükselen tepkiler, sanat dünyasından da önemli isimlerin çağrılarına dönüşüyor. Özellikle Pink Floyd'un solisti Roger Waters, ünlü sanatçı Eric Clapton, Akademi Ödüllü aktris Susan Sarandon, ünlü rapçi Macklemore ve süper model Bella Hadid gibi isimler, konserler, yürüyüşler ve sosyal medya paylaşımlarıyla seslerini milyonlara duyurmak için çaba harcıyor. Ancak Türkiye'deki bazı sanatçıların sessizliği, 'insanlık adına' büyük bir utanç kaynağı olarak öne çıkıyor.
Toplumsal konulardaki hassasiyetiyle tanınan ve sanatçı kimliğiyle de dikkat çeken AK Parti Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu, sanat dünyasındaki bu Filistin sessizliğini Haber7.com'a değerlendirdi.
Yaşananlar, İnsanlığın Ortak Acısıdır
Bahadır Yenişehirlioğlu, Filistin topraklarında neredeyse 100 yıldır süregelen zulmün ve son dönemdeki soykırım suçunun, aslında tüm insanlığın ortak bir acısı olduğunu vurguladı ve şöyle konuştu: "Filistin ve Gazze'de yaşanan zulüm, sadece Müslümanların ya da belirli bir grubun sorunu değildir; bu, bütünüyle insanlığın ortak bir acısıdır. Farklı dinlere, dillere ya da ırklara mensup olabiliriz; ancak en önemli kimliğimiz 'insanlık' olduğunda, insanlığa yapılan her türlü saldırının karşısında durmak da bu ortak kimliğe mensup herkesin görevi olmalıdır."
Sanat Dünyasından Gelen Tepkiler Önemlidir
Yenişehirlioğlu, dünya çapında tanınmış sanatçıların Filistin dramını duyurmak için verdikleri mücadeleyi önemli bulduğunu belirtti: "Bahsettiğiniz sanatçıların gösterdiği tepkiler, uluslararası toplumu Filistin'de yaşanan zulme karşı harekete geçirmede önemli bir rol oynamaktadır. Durum şu anda uluslararası düzeyde parlak görünmese de, zulmü normalleştiren yankı odalarında zalime karşı haksızlığını haykıran her tepki, vicdanın yeniden canlanmasına yardımcı olmaktadır."
Türkiye'den Daha Güçlü Tepkiler Bekleniyor
Yenişehirlioğlu, Türkiye gibi tarihi boyunca vicdan ve merhameti temsil eden bir ülkeden daha güçlü tepkiler beklemenin doğal olduğunu ifade ederek, "Sadece sanat dünyasından değil, toplumun her kesiminden bu konuda birlik içinde hareket etmesi gerekmektedir." dedi.
Sanatçı ve Halkın Rolü
Toplumun desteklerinin de önemli bir rol oynadığını vurgulayan Yenişehirlioğlu, "Toplumsal olarak Filistin ile ilgili bir esere gösterdiğimiz ilgi ile sıradan bir şarkıya gösterdiğimiz ilgi aynı değildir. Sanatçılar, haksızlık ve zulümle mücadele ederken toplumun da buna destek olması gerekmektedir; aksi takdirde ses cılız kalacaktır." şeklinde değerlendirdi.
Türkiye'nin Yardımları Dünya İçin Bir Örnek
Yurt dışındaki bazı sanatçıların ses çıkarmasına rağmen, devletler bazında aynı tutumun sergilenmediğini belirten Yenişehirlioğlu, "Türkiye, insani konularda her zaman örnek bir ülke olmuştur. Türkiye'de sanatçıların tepkileri beklenenden düşük olsa da, devlet düzeyinde atılan adımlar, yapılan yardımlar dünyaya ders verecek niteliktedir." dedi.
Zulme Karşı Duruş
Yenişehirlioğlu, Türkiye'nin zulme karşı duruşunun her zaman net olduğunu belirterek, "Türkiye, hiçbir tehdide boyun eğmeden, zalimlere karşı durmaya devam edecektir. Bizim muhatabımız mazlumlardır, derdimiz onlara yardım etmektir." şeklinde konuştu.
Boykot Çağrısının Önemi
Son olarak, "Filistin’de yaşanan zulme ortak olmak istemeyen vatandaşlar aylardır boykot çağrısında bulunuyor. Ancak bu çağrı yeterince önemseniyor mu?" sorusunu yanıtlayan Yenişehirlioğlu, "Boykot, yalnızca maddi değil, manevi bir süreçtir. Bu durum, zalim fikirlere karşı bir duruş sergilememizi sağlamaktadır. Boykot, hem maddi hem manevi anlamda önemlidir ve zamanla başarıya ulaşacaktır." şeklinde sözlerini tamamladı.